Kahta ilçesinde Eğitim-Birsen, Sağlık-Sen ve Diyanet Sen üyeleriyle bir araya gelen AK Parti Grup Başkanvekili Ahmet Aydın, Türkiye’de yapılan oyunları, çizilen senaryoları halkın çok iyi bildiğini ve gereğini 1 Kasımda yapacaklarını söyledi.
ğitim-Birsen Binasında gerçekleştirilen ziyarete AK Parti Grup Başkanvekili Ahmet Aydın, Kahta Belediye Başkanı Abdurrahman Toprak, AK Parti Kahta İlçe Başkanı Engin Akel, Eğitim-Birsen Kahta İlçe Başkanı Mustafa Işık, Sağlık-Sen İlçe Başkanı İlhan Aslan, Diyanet-Sen Başkanı Nebi Yavaş ve sendika üyeleri katıldı. 1 Kasım’da yapılacak olan seçimin Türkiye’nin istikbal ve istiklal seçimi olarak gördüklerini belirten AK Parti Grup Başkanvekili Ahmet Aydın; “1 Kasım’ı kendi kaderimizi tescil edecek tarih olarak görüyoruz. Kahta’mızda yapılacak eksik işler var aynı şekilde biz yapılanları da biliyoruz yapılacakları da. Başkanında ifade ettiği gibi Türkiye’de yapılan oyunları, çizilen senaryoları hepimiz görüyoruz. Bu senaryolarda kimlere nasıl rol verildiğini, kimlerin milletin iradesine karşı oyunlar oynadığını da çok iyi görüyoruz. Sizlerde okumuş ferasetli insanlar olarak neyin ne olduğunu bilen gören anlayan insanlar olarak bu saatte bu çatı altında toplanarak ne kadar vatanına milletine bağlı insanlar olduğunuzu gösteriyor aslında. Bu bir gönüllü kuruluştur sizlerde gönüllüler olarak Memur-Sen olarak Türkiye’nin temel problemlerinde aynı şekilde Şehrimizin sorunlarında yol açıcı oldu ve bu bağlamda birçok sorunu da beraber çalışarak çözdük. Sizler gönüllüler olarak bizler de siyasiler olarak devam ediyoruz yolumuza. Siyasilerin tek amacı aslında millete hizmet etmektir. Bizler beraberce çalışmaya devam edersek inşallah milletimizin hizmetkarı da olmaya devam edeceğiz hep birlikte.” dedi. 7 Haziran seçimi sonrası milletin bir mesaj verdiğini belirten AK Parti Grup Başkanvekili Ahmet Aydın; “Halkımızın vermiş olduğu bu mesajı kimler aldı ve gereğini ne kadar yaptı? CHP’nin tek partili sistem zihniyetiyle neler yaptığını, MHP’nin de sözde milliyetçilik düşüncesiyle yaptığı açıklamaları, hiçbir şekilde yönetimde yer almak istemiyoruz dediğini açıkça gördük. Muhalefet partilerinin milletin verdiği mesajı anlayamadıkları da buradan çok net anlaşılıyor. Görevden kaçan Devlet Bahçeliyi MHP’li kardeşlerim çok iyi gördü. Aynı şekilde 80 Millet Vekili çıkararak meclise giren ve gücünü milletten değil de Terör örgütünden aldığını çok açık ve net bir şekilde ifade eden ve adeta Ülke’yi yangın yerine çevirmeye çalışan HDP’nin de siyasetini gördünüz. Bu 3 Siyasi partinin millete rağmen sorumsuz bir şekilde davrandığını, bırakın koalisyon hükümetini kurmayı, Anayasa’nın mecbur kıldığı Anayasal Hükümetten dahi kaçtılar. Ak Parti’de bunlar gibi Ben Anayasal hükümette yokum deseydi Ülke’nin halini o zaman düşünün. İstikrar ve güven ortamı gittiği zaman inanın ne terörle mücadele konusunda verili olunabilir nede başka konularda. Dolayısı ile değerli arkadaşlar 7 haziran seçimlerinden sonra bu 3 Partiye Ülke’nin emanet edilemeyeceğini çok net bir şekilde gördük. 7 Haziran seçiminin tekrarını 1 Kasım’da yapacaklarını ancak 1 Kasım seçiminin tekrarı olmadığını, keşke deme şansımızın olmadığının altını çizen Aydın; “Bu seçim olmak yada olmamak mücadelesi kadar değerli bir seçim. İnançlarımızla değerlerimizle ya var olacağız yada Allah muhafaza bu kazanımlarımız tehlikeye düşer. Suriye’den yaklaşık 2 Milyon insana kapımızı açtık ama Avrupa’yı görüyorsunuz 200 bin insana kapısını açamadılar. Bugün Türkiye’de istikrar olmazsa Hükümet olmazsa Terörle mücadele mi edilebilir. İstikrar olmazsa birliği beraberliği huzuru refahı nasıl sağlanabilir ? Güven ortamı olmazsa huzur olur mu ? Olmaz. Suriye’de sıkıntılar oldu Türkiye kapısını açtı fakat Allah muhafaza Türkiye’de sıkıntı olduğu zaman ne yapacağız, nereye sığınacağız.?Dedi. Zamanında Mescitleri kapatanlar, ezanı Türkçe okutanlar ve Camileri ahıra çeviren zihniyetin bugün, Haydi Bismillah demelerine sinirlenmelerine anlam veremediklerini belirten Aydın; “Bizler her zaman işe başlarsak Bismillah deriz inşallah sizlerin duasıyla birlikte 1 Kasım seçimlerinden sonra da Elhamdülillah diyeceğiz. Bizler mevki makam için bunları yapacak değiliz. Ahmet Aydın vekil olmuş olmamış çok önemli değil ama bu davanın bu partinin güçlü bir şekilde iktidara gelmesi hepimiz için çok önemlidir. Bu benim şahsi meselem değil bu Ülke meselesidir. Bu dava hepimizin ortak davasıdır. Bu dava için her birimizin tek başına oy vermesi yetmiyor, demokratik kanallar çerçevesinde insanları kazanmalıyız. Evet siz sendikacısınız bizler de siyasetçi ama aslında amacımız aynı. Ortak bir amaç için mücadele ediyoruz, Ümmetin davası için onuru şerefi için mücadele ediyoruz. Değerlerimiz, inançlarımız var bizler sadece mevki makamlar için uğraşmıyoruz bugün varız yarın yokuz. Bizler müminin kardeşliğine inanan insanlarız. Biz bu yüzden birlik beraberlik huzur barış ve kardeşlik dedik. Sözüm ona barış istiyoruz diyip de Ülke’yi kaos ortamına sürüklemek isteyenleri, Kobani’de insanları nasıl sokağa döktüklerini çok iyi biliyoruz. Bu yüzden değerli arkadaşlar bu mücadele Milletin mücadelesidir. Bizler bu davayı çok iyi anlatmak zorundayız. Bizler bu dava için daha çok çalışmalıyız sadece oy vermekle artık olmuyor, bu davayı anlatacağız maddi manevi ne hükümlülük hissediyorsak yerine getirmeliyiz. Sonrasında keşke şunu yapsaydım bunu yapsaydım dememek için keşkelere takılmamak için çok çalışmalıyız. Bu süreci çok iyi değerlendirmemiz gerekiyor. Sizler yaşanan her şeyi çok iyi idrak edebilen insanlarsınız. Ben hepinize çok teşekkür ediyorum. Allah hepinizden razı olsun.” Şeklinde konuştu. Eğitim-Birsen, Sağlık-Sen ve Diyanet-Sen üyeleri adına bir konuşma yapan Mustafa Işık; “Ülkemizin durumuna baktığımızda ve bununla alakalı insanlar nimete sahipken genelde nimetin kıymetini bilmezler ve ne zaman nimetten ayrı düşerlerse işte o zaman nimetin farkına varırlar. Bunları da söylerken kesinlikle Ak Parti güzellemesi yaparak bunları söylemiyorum, sadece anlatmak istediğim yiğidi öldür ama hakkını yeme. Ülkemizin, İlimizin, İlçemizin, Köylerimizin ve hatta çalıştığımız kurumların dahi bir takım sıkıntıları vardır. Ülkemizin farklı etnik insanların yaşadığı farklı din ve inanış içerisinde olan insanların yaşadığı bir yerdir ve o bakımdan söylemem gerekiyor ki Ülkemiz bir Suriye sıkıntısı gibi sıkıntıların çekilebileceği bir yerdir, Allah tabiî ki öyle bir durumla bizleri karşı karşıya bırakmasın. Hükümet olmayınca, Otorite olmayınca, Devlet olmayınca görüyoruz bakıyoruz ki can, mal ve namus emniyeti hiç bir şey kalmıyor. Baktığınız zaman Suriye’de insanlar emniyetli bir şekilde yaşarken, bir takım sıkıntılar yaşamış buralara ve başka Ülkelere gitmişler. İffetine ve namusuna gölge düşürme pahasına sıkıntılar çekip başka Ülkelere yol aldılar. Aylan bebeğin Sahile vuran cesedini hepimiz biliyoruz derinden üzmüştü herkesi bu manada görüyoruz ki can, mal emniyeti kalmıyor. Bu manada hepimizin taşın altına elimizi koymamız gerekiyor. Görüyoruz ki güneydoğu illerinin sınır çevresinde fitne ateşi yakılmış durumda. Bunlara izin vermemekle beraber her türlü fitneye de göğüs germemiz gerekiyor. Ülkemizin sıkıntılı hallerini düşündüğümüzde gerçekten geceleri uyuyamıyoruz. Bizler bu Ülke’nin evlatları olarak bu Ülke vatandaşları olarak Ülkemizin menfaati uğruna ne gerekiyorsa yapmalıyız. Allah Ülkemizi ve Milletimizi her türlü tehlikeden korusun. Bu vesileyle bizlere nezaket ziyaretinde bulunan AK Parti Grup Başkanvekili Ahmet Aydın’a, Belediye Başkanı Abdurrahman Toprak’a, AK Parti ilçe Başkanı Engin Akel’e ve beraberindeki heyete teşekkür ediyorum.” Dedi.
Editör: İsmail KAYA